"Çocuğum Söz Dinlemiyor" Sorunu İçin 7 Çözüm Önerisi

Söz dinlemeyen çocuk birçok ailenin ortak problemidir. Anne-babalar, laftan anlamayan; yemeğe gelmek, ders çalışmaya başlamak, uyumak, odasını toplamak, ev işlerine yardım etmek gibi konularda sorun çıkaran çocuklarına karşı nasıl davranacaklarına karar vermekte zorlanırlar. “Çocuğum söz dinlemiyor” diye yakınan ebeveynlerdenseniz, aşağıda önerdiğimiz 7 çözüm yolu işinize yarayabilir. Unutmayın, amaç sadece sözünüzü dinletmek değil, çocuğunuzla karşılıklı saygıya dayalı, sağlıklı bir iletişim kurmaktır.

Otorite Kurmak Yerine İletişim Kurmaya Odaklanın

Amacınız sözünüzü dinletmek, otoritenizi göstermek olmamalı; bunu hisseden çocuklar büyüklerle inatlaşma yoluna giderler. “Benim dediğim olmalı” diye değil, “Çocuğum bu konuda doğru olanı öğrenip uygulamalı” diye düşünün. Ona söz geçirmeye değil, onunla iletişim kurmaya ve duygularını anlamaya çalışın. Çocuklar, her zaman sözünü dinletmek, ne olursa olsun dediğini yaptırmak isteyen yetişkinlerle geçinemezler. Hakim olma isteğini yansıtan bir ses tonuyla devamlı öğüt veren veya emirler yağdıran bir yetişkine karşı tepkili olurlar, olayı bir güçler savaşı gibi algılarlar. Bir çocuğun bir yetişkini sorun çıkarmadan dinlemesi için onu sevip sayması gerekir. Bu tip davranışlarla sevgi ve saygı uyandıramazsınız.

Empati Kurun ve Neden Söz Dinlemediğini Anlamaya Çalışın

Çocukla konuşup neden söz dinlemediğini anlamaya çalışmak işe yarar. Ödevini yapmayı veya sofraya gelmeyi istemediği zaman bunun sebebini sorun. Empati yapın, bir çocuk olduğunuzu varsayın, arkadaşlarınızla keyif içinde oynadığınız bir oyunu bırakıp yemeğe gelmek ister miydiniz? Çocuğunuz istediğiniz bir şeye itiraz ettiği zaman olaya onun açısından da bakma alışkanlığı edinin. Elbette yemeğini de yemesi gerekir ama bunun için farklı bir ayarlama düşünebilirsiniz. Örneğin ona 1 saat daha oynayıp bugünlük yemeğini geç yiyebileceğini ama bunun her gün tekrarlanmasına izin vermeyeceğinizi söyleyin. Yeterince oynadığını düşünüyorsanız onu oyundan koparabilirsiniz ama gerekçesini haklı buluyorsanız küçük bir taviz verebilirsiniz belki? Ya da onun tam yemek saatinde çağırmak yerine yemekten 15 dakika önce, 15 dakika sonra oyunu bırakması gerekeceğini söyleyin.

Aile İçi Ortamı ve Davranışlarınızı Gözden Geçirin

Bir çocuk anne ve babasından gördüğü muameleden hoşnut değilse, mutlu değilse olumsuz tepkileri daha fazla olur. Evdeki ortamı ve çocuğunuza karşı davranışlarınızı gözden geçirin. Değiştirmeye çalışmanız gereken durumlar olabilir. Çocuklar, ebeveynlerinin davranışlarını yansıtırlar ve onlardan gördükleri sevgi, saygı ve ilgi, onların kendi davranışlarını şekillendirir. Unutmayın, bir çocuğun davranışları, genellikle aile içindeki dinamiklerin bir yansımasıdır.

"Ben Dili" ile İletişim Kurun ve Sakin Olun

Neden sizin dediğinizi yapması gerektiğini çocuğunuza yumuşak bir dille, kısa ve net bir şekilde anlatın. Ebeveynler ve çocuklar arasında yaşanan pek çok sorunun temelinde iletişimsizlik sorunu vardır. Çocuğunuzun dünyasına girip onu anlamaya gayret edin. İsteklerinizi ve nedenlerinizi anlatırken onun seviyesine uygun bir dil kullanın. Her zaman sükunetinizi korumaya çalışın. Bağırıp çağırmanız, öfkelenmeniz, tehdit etmeniz, sözünüzün dinlenmesini sağlayabilir. Ancak bu anlık bir çözümdür ve çocuğun söz dinlememesi sorununu ortadan kaldırmaz. Ayrıca sakin davranırsanız, onda daha çok saygı uyandırırsınız.

Ölçülü Bir Disiplin Uygulayın ve Fikrini Alın

Çocuk eğitiminde aşırı disiplin de, çocuğu fazla serbest ve denetimsiz bırakmak da yanlıştır. Ölçülü bir disiplin uygulayın, durmadan talimatlar yağdırmayın, çocuğunuzu kurallara boğmayın. Kendisini ilgilendiren konularda onun da fikrini sorun ve makul fikirlerini dikkate alın. Bu, ona bir birey olduğunu, fikirlerinin değerli olduğunu ve kuralların sadece bir yetişkinin keyfi kararı olmadığını hissettirir.

Kararlı ve Tutarlı Olun

Yapılmasını istediğiniz şeylerde kararlı olun. Her konuda belli bir tavrınız ve limitleriniz olmalı, çocuğunuz sınırlarını bilmeli. Anne-babanın bocalayan, kararsız davranışları, çocuklara kendi istediklerini yaptırmaları için fırsat verir. Ebeveynler olarak en azından önemli konularda aynı doğrultuda davranmaya da dikkat edin. Bir kurala "hayır" dediyseniz, hem siz hem de eşiniz bu kurala sadık kalmalısınız. Tutarsızlık, çocuğun kafasını karıştırır ve sınırları zorlamasına neden olur.

Tepkilerinizi Durumlara Göre Ayarlayın

Tepkilerinizi durumlara göre ayarlayın. Bir annenin hoşuna gitmeyecek bir davranışın, örneğin anne başka bir şeyle meşgulken çocuğun banyoda bir oyun oynayıp her yeri ıslatıp dağıtmasının sebebi normal şartlar altında anneyi kızdırmak, üzmek, belki az önce temizlediği banyoyu kirletmek değildir. Çocuk suyla oynamayı seviyor, merak ettiği bir şeyin cevabını arıyor, kendince bir deney yapıyor olabilir. Bırakın istediği zaman, istediği yerde, istediği gibi oynasın demiyoruz tabii. Ama suyu seviyorsa ona suyla oynayabileceği bir ortam hazırlayabilirsiniz örneğin. Böyle bir durum yaşadığınız zaman da öfkelenip bağırmamaya çalışın. Bu yaptığının size fazladan iş çıkardığını, halbuki gerçekten yorgun olduğunuzu, banyoyu böyle gördüğünüzde üzüldüğünüzü, onun hastalanmasından korktuğunuzu söyleyin ve “Bilmem ki ne yapsak?” diye sorun. Onu suçlayarak kendini savunmaya geçmesini değil, sorunu algılayarak bir çözüm üretmeye çalışmasını sağlayın.